Kökü mâzide olmayanın, Âti anlayışı da yoktur. Geçmişten, geleceğe, Râbıta kurulamamıştır.
Mâzilerini hatırlamayan, milletlerin, Âtileride yoktur. Geçmişlerini kaybeden milletler, hafızalarını kaybeden insanlara benzerler.
Hafızalarını kaybeden insanlar, kimliklerini hatırlamazlar. Kimliği olmayan milletler ise, tarih sahnesinden silinip giderler.
Bir toplulukta sizi tanımayanlar hemen sorarlar nerelisiniz. Sivrihisar’lımısınız? Siz evet dersiniz. Ammâ: O kişi tekrar sorar kimlerdensiniz? “Mehmet Güvenin torunuyum” dersiniz. Tanıyamaz. Hemen değiştirip, Çukureşiklerin Memedin torunuyum deyince, şimdi tanıdım der. Sivrihisar’da da soyadı kanunundan sonra, Eski lâkaplar unutulmaya ve silinmeye başladı.
Fen ilerledi fabrikalar kuruldu. Eski meslekler silinmeye başladı. El işi yapan eski zenâatkârlardan saraçlar – semerciler, nalbantlar – yemeniciler – tabaklar – bakırcılar – kalaycılar – arabacılar – keçeciler – hattâ o eski demirciler. Bir bir silinip gittiler.
Toplumlar kimliklerini devam ettirebilmek için, geçmişlerini, geleceğe taşımışlar. Oğlu, kızı ve torunları olmasaydı altıparmaklar sülâlesi nasıl bu güne kadar devam edebilirdi? O hâlde hepimiz geçmişimizi, geleceğe taşımak isteriz.
ESKİDEN SİVRİHİSARDA KULLANILAN TÜRKÇE KÖKENLİ KELİMELER
Helezada | Ekilmemiş tarla otlanmış konumu |
Hayat | Avlu, bahçe |
Guli | Hindi |
Esbap | Çamaşır |
Gidem | gidelim |
Ingılda | Kımılda |
Kakışla | İtele |
Kemre | Kerme |
Delme | Yelek |
Döşşek | Yatak |
Meh | Al |
Makat | Sedir |
Çılıçırpı | Yakılan odun |
İzbe | Bodrum |
Örtme-sündürme | Balkon |
Çar | Namaz örtüsü |
Cohum suyu | Dağlardaki karın suyu |
Urba | Elbise |
Kelem | Lahana |
Küllük | Çöplük |
Badılcan | Patlıcan |
Konpil | Patates |
Iccak | Sıcak |
Eşki | Ekşi |
Torpak | Toprak |
Körpü | Köprü |
Emmi | Amca |
Iraf | Raf |
Irak | Uzak |
Irbık | İbrik |
Helke | Kova |
Musendere | Dolabın üstü |
Kirevct | Taht |
Saltan | Yalnız ayağına takılanı olmayan |
Tıknaz | Şişmanca |
Gambır | Kambur |
İşlik | Gömlek |
Fistan | Entari |
Dalım | Omuzum |
Dımışkı Helke | Galveniz kova |
saplâ | Saplı tas |
Naşâba | Bardak – tas |
Hereni | Küçük kazan |
Hamurileni | Büyük Leğen |
Kundura | İskarpin |
Yemeni | Çivisiz Ayakkabı |
Kapıyı tırkazla | Kapıyı sürgüle |
Tahtalık | Tah a Döşeli salon |
Mablak | Çatı kapısı |
Gövermiş | Mos mor olmuş |
Cingen | Çingene |
Maymuncuk | Kapı kolu |
Borda kapı | Büyük kapı |
Mürebbe | Salça |
Göynek | İç çamaşırı |
Unduguk | Saklambaç |
Koy | Katılar için |
KO | Katılar için |
GO | Katılar için |
Guy | Sıvılar için |
Böyük | Büyük |
Obah | Hayret ve Kocaman |
Kocaman | Büyük adam |
Hangırda | Hangi yerde |
Valâ | Vallahi |
Essahmı | Sahimi |
Essahtan | Sahiden |
Napıyon | Nasılsın |
Nolacak | Ne olacak |
Netcen | Ne edeceksin |
Alman | Almam |
Üküşda | Bir kaç tane daha |
Şarapana | Üzüm ezilen yer |
Çağlık | Su geç en delik |
Sayvant | Ekmek pişirilen yer |
Merdiman | Merdiven |
Örtme | Mutfak |
Çölmek | Çömlek |
Yaşmak | Tandır örtüsü |
Esiran | Hamur kesici |
Zâan | Sahan |
Bişirgeç | Yufka çevirdikleri tahta. |
Oturmaya gitmek | Misafirliğe gitmek |
Tutalaç | Saplı bez |
Şırlanyağı | Haşhaş yağı |
Çencere | Tencere |
Aş | Yemek |
Oda | Ev |
Mandal | Tahta sürgü |
Dolav | Küçük dolap |
Sinilik | Sini konulan yer |
Işık | Gaz Lâmbası |
Cam | Pencere |
Şındın ışık | Küçük gaz lâmbası |
İdare | Küçük gaz lâmbası |
Şamdan tahtası | Lâmba konur |
Yaslâç | Yufka açılan tahta |
Oklâç | Oklava |
Zelber | Eşeğe yüklenen çuval |
Belleme | At sırtlığı |
Zelve | Boyunduruk deyneği |
Hamut | At boynuna geçirilen |
Kağnı | İki tekerlekli araba |
Kantarma | Ata geçirilen Gem. |
Güveyi | Damat |
Alduvak | Gelinin yüz örtüsü |
Koşacakarı | Allah mesut etsin |
Dövlet | Baş |
İşkillenmek | Buluttan Nem kapmak |
Dülger | Marangoz |
Samıt | Sağır ve dilsiz. |
Mıh | Çivi |
Güccük | Küçük |
Ebe | Baba anne |
Dede | Büyük baba |
İleşber | Rençber, çiftçi. |
Aba | Abla |
Süğlüm | Şaşkın kişi |
Helik | Küçük taş parçaları |
Günlük | Yevmiye |
Tombak | Yuvarlak |
Ester | Katır |
Zıkrâ | Cimri |
Kıyımsız | Pinti |
Zıbın | İş elbisesi |
Konak | Hükümet binası |
Çaşâsı | Zabıta memuru |
ildir ışık | Sallanan az ışıkılı |
Çömdük | Sandalye |
Hörüklemek | Yığmak |
İrkilme | Toplanma birikme |
Salhane | Mezbaha |
T ola | Çıplak deri |
Suvat | Hayvan sulanan pınar. |
Gerdek | Damadın gelin yanma girmesi |
Kıymık | Tahtadan kopan parça |
Tokaç | Çamaşır sopası |
Zemheri | En soğuk ay |
Külhan | Ateş yanan yer |
Dispanser | Sağlık ocağı |
Künk | Saksı boru |
Edik | Bebek ayakkabısı |
Telis | Çuval |
Harar | Büyük çuval |
Kuyu dolabı | Su çeker döker. |
Dink | Bulgur döven değirmen |
Zenneterlik | Kadın terliği |
Muşta | Yemenici çekici |
Çiriş | Yapıştırıcı |
Tulluk | Çoban odası |
Ağıl | Davar bartnağı |
Çona | Çoban yamağı |
Yamçı | At üstünde geyilir |
Küheylan | Gösterişli at |
Kadem | Ayak |
Cibremiş | Kenarları eskimiş |
Yelmek | Koşuşturmak |
Gölle | Kaynamış buğday |
Şmgırdaklı | Eylenceyi seven |
Karabaccak | Açık saçık |
Aga | Ağabey |
İte | Köpeğe |
Dırcagelmek | Karşı gelmek |
Külle | Tandıra hava giren yer. |
Baca Gaşı | Ocak üstü. |
Bürtcı | Haşlanacak |
Bâçe | Bahçe |
Bilınni | biliyormusun |
Ge | Gel |
Sıfra | Sofra |
Sunum | Yufka ile yemek |
Kartalaç | Yufka |
Kalınca | Çift yufka |
Goşum | Komşum |
Gire | Pazar |
Girertesi | Pazartesi |
Dığa | Çocuk, bunlar Ermenice |
Kelem dolması | Lahana sarması |
Ağız | İlk sağılan süt |
Helime | Kırema |
Höşmelim | Helime ve un karşımı |
Gıynadı | Ingıldadı |
Ingıldadı: | Kımıldadı |
Kımıldadı: | Hareketlendi |
Cizlâan: | Isırgan otu |
Gabıcak: | Kibrit kutusu |
Datlı: | Pekmez |
Nardenk: | Ekşi pekmez |
Börttürmek: | Haşlamak |
Bidiki: | Az |
Dızık: | Koş yetiş |
Seyirt: | Koş çabuk ol |
Minni: | Dâima |
Velesbit: | Bisiklet |
Mini: | Küçük kalın yufka |
Savgaraya: | Gelişi güzel |
Sinece: | Aptal şaşkın |
Arbıştırmak: | Aralıklı dikmek |
Usta gılıklı: | Ustaya benzer |
Meel: | Mahalle |
Yanlarım: | Vay bacaklarım |
Gaş: | Duvar |
Gavut: | Bulgur unu |
Zelletli: | Lezzetli |
İlikmen: | iğinin döndüğü yer |
İği: | İp eyrilen tahta alet |
Şilte: | Küçük minder |
Peştemâl: | Baş örtüsü |
İş Tolası: | Kasnağa gerilen deri |
Kekremsi: | Ekşimsi |
Bağmat: | Bağ bekçisi |
Pazubant: | Mahalle Bekçisi |
Evermek | Evlendirmek |
Zınarmak | Yapmamak |
Talaz | Toz kaldıran rüzgar |
Bükülgeç | Dönemeç – viraj |
Yeltek | Şımarık |
Yelikmek | Şımarmak |
Menşur | Meşhur |
Böön geldi | bu gün geldi |
Kadim | Devamlı |
Dümbelek | Darbuka |
Ağıtçı | Ağlamaz Ağlatır |
Aklı Git | Aklı az |
Bulamak | Devamlı karıştırmak |
Ayrıksı | Herkesten başka |
Angıt | Şaşkın aptal |
Yalıngat | Zayıf, tek kat |
Ondurmak | Zengin, etmek |
Onaçça dur | Rahat dur |
Cingil | Küçük salkım |
Harap | Bakımsız bağ |
Gıli Gıli | Küçük küçük |
Cönk adam | Neşeli insan |
Rahmet sepeledi | Yağmur atıştırdı |
Hıngırdamak | Gülmek |
Tespi | Tepsi |
Çalarlar çığırırlar | Def çalar türkü söylerler. |
Pafun | Metal |
Şaplak | Tokat |
Eııâniyetli | Kibirli |
Tezmical | Aceleci |
Göçe | Kaynamış buğday |
Izbent | Kalitesiz İstikrarsız Mal |
Keure | Yaşlı Koyun |
Temek | Duvar |
Kupa | Bardak |
Sülepe | İş bilmez |
Bayam | Bâdem |
Tola yüzlü | Deri yüzlü |
Sığır | İnek-Öküzsürüsü |
Yapağı | Koyun yünü |
Güz | Sonbahar |
Bıldır | Geçen Sene |
Kâfi | Yeter |
Goruk | Olmamış üzüm |
Annat | Üç dişli buğday sapı kaldırır |
Yaba | Beş dişli Harman savurur |
Yaba Altı | Yedi dişli Harman savurur |
Zira | Tarlaya ekilir. |
Garga beyni | Yoğurt – pekmez karışımı |
Arasta | Dar sokak |
İba | Çiğ düşmesi |
Zeroş | Sarhoş adam |
Herif | Erkek |
Sako | Ceket |
Fışkı | Gübre |
Kön | Kuru gübre |
Ancak | Anca |
Saltan | Yükü olmayan (Piyade) |
Şikil | Şekil |
Kuytu | Kimsenin görmediği yer |
Dulda | Rüzgar almayan yer |
ESKİDEN KULLANILAN BAZI DEYİMLER
Haccabla, Guy, guy, yağı guy : | Hatice abla yağı koy. |
Kapıyı Mandalla : | Kapıyı sürgüle |
Öteki evime gideceğim : | Öteki odama gideceğim. |
Gelin eve gelince : | Ayağınla kadem başınla devlet derler. |
Bu adam evi kavı yiyecek : | Çok yiyenler için söylenir. |
Beni yağ yidi yaptı : | Beni rezil etti. |
Hangırdasın Memed Emmi : | Neredesin Mehmet Amca |
Hoş geldin, ne zaman gitcen : | Hoş geldiniz ne zaman gideceksiniz. |
Üküşda al : | İki üç lokma daha ye. |
Yanlarım ağrıyor : | Bacaklarım ağrıyor. |
Valâ olmaz : | Vallahi istemem, |
valâ alman : | Vallahi almam. |
Esâmi len : | Sahimi söylüyorsun. |
Essatdan dedim : | Sahiden söyledim. |
Ana gaç giz duydun mu? : | Hayret sende duydunmu. |
Nolcak delioğlan işte : | Ne yapacaksın delikanlı işte |
Kuzu – Kuzu tabağında yenir : | Kuzu eti büyük tabakta yenir. |
Aş yedin mi? : | Yemek yedin mi? |
Elden gelen öğün olmaz : | Oda Vaktinde gelmez |
Kapıyı körekle : | Kapıyı kilitle |
Ortalık alagıcırdım bozduman : | Durumlar karmakarışık. |
Areyit – e kâr yağar : | Kuzuren çilesini çeker. |
Bâça pavkırdı : | Bahçe birden bire yeşillendi. |
Donundan bir ip çeksen yedi yaması dökülür: | Fakir için söylenir. |
Delik büyük ama yama güccük goşum: | Gider çok- gelir az. |
Goçum – aslanım – tosunum: | Büyütme anlamında |
Kapıyı Tırkazla: | Kapı arkasına ağaçlan daya. |
Obah sen o kadar büyükmüsün : | Hayret sen çok büyümüşsün. |
Kıl kuyruk: | Kendi irâdesi olmayan, onun bunun peşine takılan insanlara verilen ad. |
Çay süre geldim, boy süre gidiyorum: | Dünyada hiç bir işe yarayamadım öğlece gidiyorum. |
Ele güne gâşı: | Yabancılara karşı mahcup olmamak |
Yorum Yaz